Pages

20 Mayıs 2012 Pazar

♣ gastronomik hareketler bunlar! vol.II

bu çerçeveleme işine bayıldım... hatta teknolojinin en kolay çözdüğüm yanı sanırım fotoğrafla ilgili alanları :D aylardır bir gezme tozma ve yemek yeme uğraşısı içinde olduğumdan; oturup yazmaya pek vaktim olmadı, ama; hazır bu pazar yağmurdan, çamurdan; evde oturuyorum, hemen yazayım istedim (^____^)
ilk olayımız seul semalarından... bu neredeyse bi alışkanlık halini aldı. her sabah 6 buçuk dolaylarında uyanıyorum ve insanların noodle dediği ve fekat korecenek udong olarak adlandırdığımız ve cidden bağırsaklarımı muhteşem çalıştıran- hadi noodle olsun :D - noodledan koca bir tabak hazırlamak oluyor kendime. içine ne koyacağınızı, ne tür bir noodle istediğinizi, suyunun et mi tavuk mu pilav suyumu olacağına siz karar veriyorsunuz. ben bol soya filizi, biraz mantar biraz karides,pirinç noodle'ı ve et suyunun üzerine bol biber ve yeşil soğan ekleyerek seviyorum örneğin...guinness zaten favori biramız. akşam için ise;deniz ürünlerinden pilav ya da sizin suşi bizim kimbab demeyi tercih ettiğimiz roll'lardan, somon sarmalı kuşkonmazlardan ve kabuklu deniz ürünlerinden bir tabak hazırlamak işime geliyor :D


bazı zamanlar pilav ve deniz ürünlerinden gına geliyor ya da deniz ürünü yemeyen kimselerle yemeğe gitmek zorunda kalıyorum ve fast food yemediğim için ve seuldeyken kore yemeği yememenin aptallık olduğunu düşündüğümden kendimi cimdag'cıya atıyorum. tavuk, tatlı patates, salatalık, soğan ve havuçla kaynatılmış tatlı bir sosla, nengmyon dediğimiz şeffaf pirinç noodle'larından oluşan bir yemek cimdag ama sanırım japon mutfağından bir eser kendisi...hala emin değilim :D turp turşuları ve kimçi sofranın vazgeçilmezi. yemesi oldukça zor. çubuklarla vıjıtttt vıjıtttt efektiyle kayan noodleları yakalamak resmen bir meydan okuma...insanlar; sanırım yoruldukları için bu yarıştan doyduklarını düşünüyorlar :D

ve kore mutfağının en sevdiğim eseri.....SAMGYOBSAL... aslında ben domuz etinden ızgara yapmayı daha lezzetli bulsam da dana eti de bir tercih. fiyat olarak 600gr. domuz için 8.000 won öderken, olayınız dana ise 29.000 won'a dönüşüyor. tabi bu ortalama fiyatı. daha fazla ve daha ucuz opsiyonları da mevcut. bildiğimiz ocak başı muhabbetti. etler geliyor. önünüzdeki ocakta evire çevire pişiriyorsunuzç rakı muadili socularınız bol soğan, turşu,mücver muadili mezelerle tadından yenmiyor. özellikle türk mutfağına yakınlığı nedeniyle henüz samgyobsal -tabi dana eti- sevmeyen türk'e rastlamadım. etin sarımsak, kimyon, ve goçucang - kore biberi diyelim-gibi karışımlardan oluşan, özel soslarla marine edilmiş olması sanırım bambaşka bir lezzet katıyor...dolayısıyla yedikçe yiyesiniz  geliyor.

son olarak yine japon mu kore mi olduğundan emin olamadığım bir menü :D suşi olarak bildiğiniz tüm o zamazingolara biz çobab diyoruz. ve yine udongumuz - noodle çorbası diyeyim ben size tam olsun :D- mevcut menüde. socu- sake benzeri, pirinç rakısı diyeyim buna da -ile taçlandırıyoruz yine sofralarımızı. türkiye'de üç öküz parası eden - seuldeyse adam başı 5.000wona mal olan- bu yemekleri turp turşuları ve yosun çorbasıyla birlikte tüketiyoruz, fotoğrafımızda görüldüğü üzere. sarı sarı görünenler turp :D çobablar bir yana şu dünyada yemeyi en sevdiğim şey salamura sarımsak ve zencefil turşusu. zencefil turşusu garip bi olay. ya bayılıyorsun ya da " bu ne beeahhh çamaşır suyu gibi!" tepkilerle tiksintini dile getiriyorsun. ve bugüne kadar hiç ikisinden farklı bir tepki verenini görmedim :D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder